Kendin dışında başkasını düşünerek yardım ettiğin ve bu destek sonucu bir ruha dokunup değişim yarattığındaki hazzı bilir misin?
Başkasının hayatına dokunabilmek… Pozitif anlamda… Tabii bizim biri için ‘iyi’ diye nitelendirdiğimiz şey onun için aynı anlamı taşımayabilir. İki kişi aynı duruma farklı gözlerle bakabilir. Veya bazen biri görür, diğeri fark etmez bile. Bakmak ile görmek arasındaki fark…
Başkasına dokunmak neden önemli? Çünkü evrende hepimiz ‘bir’iz aslında ve birbirimize bağlıyız. Birimizi etkileyen durum diğerinin yaşamını da etkiliyor.
Birine yardımımız dokunduğunda hoş bir manevi tatmin yaşarız. Kimi zaman beklentisiz kimi zaman da bencilce karşılık bekleyerek… Yardım ederek hem o kişiyi hem de kendimizi mutlu kılarız.
Mutluluğun yollarından biri, yardım etmek. Birine şifa verirken aslında biz şifalanırız. Bir kişiden şükür duası almak da ne kadar ulvi bir etkileşimdir.
Bireyler bir şekilde yardım ediyor; kimileri daha açık… Kurumlar ve şirketler de ‘sosyal sorumluluk’ kavramı altında yardımlarda bulunuyor. Bu tarz yaklaşımlar hem marka imajını güçlendiriyor hem de çalışanlarıyla birlikte şirkete pozitif bir enerji yayıyor.
Yardımın geri dönüşü mutlaka oluyor. Biz bilmesek de ilahi düzende iyilik de kötülük de yerini buluyor; karma yasası gereği.
Hepimizin bu dünyada bir misyonu var. Benimkinin de “ışığı yaymak” olduğuna inanıyor ve elimden geldiğince yardım ediyorum. Kimi ‘maddi’ yollarla oluyor; okumak isteyen gençlere burs vererek; kimi de çoğunlukla bilgi ve deneyimlerimi paylaşarak. Kitaplar yazıyor, seminerler veriyorum.
Profesyonel kariyerimin yanısıra çevremle ilgiliyim. Birinin sorununu hissedersem dayanamayıp ‘akıl veriyorum’. Fiziksel dünyadan arınıp ruhsal alanları da aralamalarına yardımcı oluyorum. Bir ışık yakıyorum. Rehberlik ediyorum. Aracı oluyorum. Öze ulaşmalarını sağlayıcı düşüncelerimi paylaşıyorum.
Ve son zamanlarda bu konularda o kadar çok teşekkür aldım ki… Kendi iç yolculuğumda bu süreçten hoşlanıyorum. Çünkü büyüyorum, çünkü olgunlaşıyorum, çünkü dinginleşiyorum, çünkü uyanıyorum.
Bu süreç beni kısa zaman önce yeni bir kitap projesi hazırlamaya teşvik etti. Yakında yeni kitabım, aslında bir nevi defter-kitap, raflarda yerini alacak; “21 Günde İyi Hisset”
Bugüne kadar sağlıklı yaşam, spor ve beslenme konularındaki bilgi paylaşımlarıma spiritüel boyutu da ekledim ve bütünsel olarak nasıl daha ‘iyi’ hissedeceğimizi özetledim. Günlük tutarak kendinizi keşfedeceksiniz. Ve sizlerden gelecek ‘teşekkür’ mesajlarına şimdiden hazırım; heyecanla bekliyorum.
Başkalarına dokunmak… Keyifli ve yorucu… Hatta bazen insan kendi hayatına da ‘pozitif’ dokunulmasını istiyor… Bu dengeyi iyi korumak lazım. Çünkü beklentisizce sevmek ve yardım etmek değerli olan…
Sevgiyle…
Ece Vahapoğlu
Ece Vahapoğlu Twitter hesabına ulaşmak için lütfen tıklayın
Ece Vahapoğlu Facebook hesabına ulaşmak için lütfen tıklayın
Ece Vahapoğlu LinkedIn hesabına ulaşmak için lütfen tıklayın