İskandinav kültürü en az Uzak Doğu kültürü kadar ilgimi çekiyor. Dünyanın en mutlu ülkeleri sıralamasının ilk dört sırasında İskandinav ülkelerinden Finlandiya, Norveç, Danimarka ve İzlanda’nın da yer alması bölgeye olan ilgimi de kuşkusuz arttırıyor. Özellikle Danimarka; yaşam trendleriyle, yıllardır en mutlu ülke listesindeki yeriyle, dekorasyondaki yaklaşımlarıyla hep takip ettiğim bir kültüre sahip.
Geçen yıl özellikle kitabının yayınlanması ile birlikte HYGGE felsefesi ülkemizde de hak ettiği ilgiyi görmüştü. 350 günü güneş görmeyen bir ülke hayatın sırrını nasıl da güzel anlatmıştı bu felsefede. Neydi hygee;
Huge, höge, hoga vb. gibi okunuyor. “samimi ortamlar yaratma sanatı”, “ruhun sıcacık hissetmesi”, “tüm dert, sıkıntı ve sinir bozucu şeylerden uzak olma durumu”, “rahatlatıcı ve mutluluk veren şeylerden keyif alma”, “en sevdiklerinle birlikte olma durumu”. Hygge’ye ulaşmayı sağlayan şeyler son derece basit. Mum kokuları içinde kurabiye yemek, dostlarla ev ortamlarında buluşmak ve rahatlatıcı konulardan bahsetmek. Kitapta da yayınlanmış olan 10 maddelik mutluluk bence Danlılara göre hygge felsefesi.
1. Atmosfer - Işıkları kısın veya kapatın. Mumlarla bol bol “doğal ışık” yaratın. 2. Anda Kalmak - Anda kalma felsefesi “mindfulness” trend olmadan evvel Dan dostlarımız bu işi çözmüş. Hygge yaşamak için ekranlara bakmamak, yaşanan ana odaklanmak ön koşul. 3. Küçük Keyifler - Sizin yaratıcılığınıza bırakıyorum ama asla pahalı olması ve zor ulaşılması gerekmiyor. 4. Eşitlik - Sosyal kavramların dışında ortak anlar yaratmak ve paylaşmak. 5. Şükür Etmek - Küçük, büyük fark etmek, elimizdeki şeylere müteşekkir olma durumu. O anda elimizde tuttuğumuz bir kupa sıcak çay da olur, kucağında oturduğumuz sevgilimiz de. Haydi, sahip olduğumuz irili ufaklı güzellikleri sıralayıp şükredelim. Zaten bunu yapana karada ölüm yok, mutsuz olmaz. 6. Uyum - Kendini kanıtlama, yarışma olmadan çevre ile uyum içinde olma durumu. Yani kibarca ego yapmak, övünmek, gösteriş yapmak yok diyorlar. 7. Rahatlık - Ön koşul; Rahat koltuklar, giysiler, zorlamamak ve kendini salıvermek. 8. Barış hali ve Kabulleniş - “No more drama in my life” diyorlar. Siyaset, din, ekonomi gibi gerginlik çıkabilecek konuların hygge ortamında yeri yok. 9. Birliktelik - Bu içtiğimiz bir kahve de olabilir, yanımızdaki sevdiklerimiz de olabilir. Tamamen “birlikte” ve “mutlu” hissetme hali. 10. Sığınak - Hyggelig duruma erişmek için güvende hissetmek, tehlikeden korunduğunu bilmek şart. Sevdiklerinle sarmalanmak ve evin huzurlu ortamı gibi.
Bu felsefeden sonra bir de Danimarka’da insan kütüphanesi olduğunu öğrendim. Evet yanlış okumadınız bir human library - insan kütüphanesi
Bu kütüphanenin diğerlerinden farkı, hikâyesini okumak için bir kitabı değil, gerçek yaşam tecrübelerine sahip bir insanı ödünç alıyor olmanız. Yarım saatliğine bir ekonomisti, bir evsizi, bir politikacıyı, bir akıl hastasını ya da ilginizi çeken neyse o kişiyi karşınıza alıp hikâyesini bizzat kendinden dinleyebiliyorsunuz. İstediğiniz an soru sorup hikâyenin içine girmenizde mümkün.
Şimdi hazır yaz ruh halindeyken böyle bir kütüphanede olsanız sizin hikâyeniz mutluluğa dair olur muydu bir düşünün. Ben ayrıca böyle bir kütüphanede nasıl bir hayatı okumak istediğimi de düşünüyorum.
1967 yılında Ankara’da doğdu. İşletme eğitiminden sonra Londra Ekonomi Üniversitesi’nde (LSE) master ve doktora düzeyinde eğitimlere katıldı. ‘Kurumsallaşma-Kurumsal Kimlik/Kültür ve Algılama Yönetimi-Markalama’ konusunda iki tez hazırladı. Aldığı uzmanlık eğitimleri Stratejik Yönetim, Marka Yönetimi ve Müşteri İlişkileri Yönetimi’dir. Bu eğitimlerle bir organizasyonun kurumsallaşması sürecinden, markalaşma ve pazarlama taktiklerinin stratejik olarak geliştirilmesine ve satış faaliyetlerinin yönetimine kadar geniş bir perspektife sahip oldu.
Hilton Hotel int. Londra ofisi, Conrad İstanbul, Sabancı Holding Otomotiv Grubu, Vestel beyaz Eşya, Altınyıldız/Network-Fabrika ve Beymen de Pazarlama ve Marka Yönetimi konularında üst düzey sorumluluklar aldı.
Yelda İpekli; 1999 yılında profesyonel hayattan ayrılarak stratejik pazarlama ve proje yönetimi konularında danışmanlık veren şirketini kurdu. Ağırlıklı olarak yabancı markaların Türkiye konumlandırmalarını yaptı. İşgeliştirme ve Marka Yönetimi konularında Türkiye dışında da bir çok ülkede Marka’ya hizmet etti. CRM instutuite of Turkey bünyesinde “müşteri ilişkileri yönetimi konusunda eğitimler verdi, uluslararası katılımcılarla konferanslar düzenledi.
'Sektör bilgisi üç ay içersinde öğrenilir ancak tüketici bilgisi, beklentileri okuyabilmek ve stratejik olarak kurgulayabilmek pazarlamanın temelidir’ öğretisi ile iş hayatını yönlendirdi. Türkiye’nin yükselen sektörlerinde uzmanlığı ile ilgili kritik pozisyonlarda bulundu.
Çalışmalarını hep ‘Müşteri odaklı’ temeller üzerinde kurgulayarak projelerini başarıya ulaştırdı. “Network Marketing” ve “One to One Marketing” konularında birçok projeyi yönetti.
2005 yılında kendi hayal projesi olan web tabanlı ‘After 9’ adlı projesini hayata geçirdi. Kuruluşundan altı ay sonra ‘After 9’, ‘Avrupa’nın En Cin İş Fikri ’ ödülünü aldı.
Bu ödülden üç ay sonra projesini Hollandalı bir yatırımcıya sattı. Ödül konuşmasında bu proje ile ilgili şunları söyledi. “Web pazarlama, çağımızın en önemli araçlarından biri. Basit fikirlerden yola çıkan fakat tüketiciyle ‘birebir ilişki’ kurmayı sağlayan projeler, diğerlerinden ayrışacak ve karlı olacak. ‘After 9’ benim; altı ayda bir markanın nasıl yaratılacağını ve ne kadar büyük ve karlı bir marka olabileceğini göstermek için yarattığım bir projeydi.”
Avrupanın ilk otomobil alışveriş Merkezi Autopia ve Kültür Turizm Bakanlığı Müzeler Modernizasyonu projeleri son yılın en önemli projeleriydi.
Yelda İpekli’nin mesleki uzmanlığı, stratejik pazarlama kapsamında; proje (iş) geliştirme, müşteri ilişkileri yönetimi, pazarlama, kurumsal iletişim ve marka yönetimi olarak özetlenebilir. Turizm, otomotiv, tekstil-mağazacılık, sanat ve inşaat gibi farklı ve yükselen sektörlerde yoğun deneyim kazanmıştır. Özellikle web marketing ve bire bir pazarlama yöntemleri konusunda çalışmaları yoğunlaşmıştır. Lüks tüketim ve satın alma davranışı konusunda uzmanlaşmıştır. Tüketici odaklı çalıştığı için sektörden çok hizmet verdiği ürün/şirket'in ulaşması gerektiği hedef kitle üzerinde çalışmaktadır.
Yasal Uyarı: halklailiskiler.com sitesinde yayınlanan yazılı ve görsel içeriğin tüm hakları halklailiskiler.com'a aittir. Kaynak gösterilse dahi herhangi bir içeriğin tamamı izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alınan içeriğin bir bölümü halklailiskiler.com’a link verilerek kullanılabilir.