Dünyada her yıl yüzbinlerce iş birliği yapılmakta ve bunların büyük bir kısmı da başarıyla sonuçlanmakta. Atalarımız iş birliğini “Birlikten kuvvet doğar”, “Bir elin nesi var, iki elin sesi var” gibi atasözleri ile dile getirmişler. İş birliği sözlük anlamıyla ise ortak amaç ve çıkarlar doğrultusunda kurumların, insanların güçlerini birleştirerek birlikte hareket etmeleridir.
İş birliğinin sağlanması sayesinde kişiler ve kurumlar hedeflerine daha kolay bir şekilde ulaşırlar. Hedeflere iş birliği yaparak ilerlemek engelleri aşmada yardımcı olur. Amaç ve kararlar doğrultusunda ortak bir hedefe yönelmek her iki tarafın başarısında belirleyici olur. Karşılıklı kazan kazan ilişkileri kurmak birçok açıdan avantaj sağlar. Hiç kuşkusuz iş birliği-güç birliği anlayışıyla bir araya gelen taraflar başta finansta olmak üzere tedarikte, pazarlamada, rekabette, kaynak kullanımında ve daha birçok konuda ortak çözümler yaratarak “Ortak Sorunlara Ortak Çözümler” bulmak kaydıyla kendilerini güçlendirip rekabette avantaj elde edebilirler.
İş birlikleri ancak karşılıklı güven, takım çalışması, şeffaflık ve netlikle iyi sonuçlar verir. Farklı bakış açıları ve beklentileri olan kurumların, kişilerin ortak bir hedef için bir araya gelebilmeleri için ise öncelikle ortak bir vizyon oluşturmaları gerekir. Bu vizyonla birlikte ortak ihtiyaçların belirlenmesi ve çözüm önerilerinin oluşturulması için kaynak ayırmak, iş birliğinin sağlıklı gelişebilmesi için ilk önemli adımdır. Tarafların bu vizyona ulaşabilmek için daha sürecin başında maddi ve maddi olmayan kaynaklarının neler olacağını ortaya koyması gerekir.
Üzerinde anlaşılan vizyon ve hedeflerden sonra bu ortak hedefe ulaşmak için neler yapılacağına dair bir yol haritası belirlemek ve bunu yazılı hale getirmek de son derece önemlidir. Bu konunun şeffaf bir şekilde belirlenmesi, uygulama sürecinde tarafların projeye uyumunu kolaylaştıracaktır.
Uygulama aşamasında ise çalışmaların sağlıklı takip edilebilmesi için tarafların sorumluluklarını yerine getirip getirmediklerini takip edecek ana performans göstergelerinin belirlenmesi büyük önem taşır. Bu göstergelerin düzenli takip edilerek izlenmesi projenin başarısında belirleyici maddelerden biridir.
İyi bir iş birliği için dikkat edilmesi gereken ilkelerden bir diğeri de adil olmak ve ortak hedef ve çıkarlara odaklanmaktır. Tüm taraflar arasında adil bir şekilde kazan kazan ilişkisinin kurulması, karşılıklı güveni ve saygıyı oluşturur. Bu da tarafların kaynaklarını çekinmeden harekete geçirmesini sağlar. Böylelikle de iş birliğinde kalıcı başarı sağlanmış olur.
İş birliklerinde lider yerine takım çalışması odaklı olmak da projenin başarılı olmasında diğer önemli bir etkendir. Ayrıca ortaklıklarda taraflar hesap sorma ve verme sürecini çatışma yaratan, dolayısıyla kaçınılan bir durum olarak değil de olması gereken doğal bir süreç olarak görmelidirler. Egoları bir kenara bırakıp, uzlaşma sağlamak da başarıyı arttıran diğer bir unsurdur.
İş birliği yapmak hayatın her alanında olduğu gibi iletişim sektöründe de çok önemli. Özellikle sınırlı bütçelerle hareket etmek zorunda olan sektörümüz için özel, kamu ya da sivil toplum örgütleri ile iş birlikleri yapmak maliyeti azaltacak, etkiyi güçlendirerek kurumsal algı ve itibarı arttıracaktır. Bugüne kadar iş birlikleri yaparak bir çok projeye imza atan bir iletişimci olarak gördüm ki iş birliği yapılacak kurum iyi seçilirse ve ortaklık başlamadan önce tüm süreç tanımlanıp, performans kriterleri belirlenirse sonuç daima mükemmel oluyor...
