
Eylül 2000’de toplanan BM Genel Kurulu’nda 147 hükümet başkanı “küresel düzeyde insan onuru ve eşitlik ilkelerinin güçlendirilmesi için topluca taşıdıkları sorumluluğu” kabul ederek Binyıl Bildirgesi’ni ilan ettiler. İlan edilen bildirgeyle 2015 yılına kadar öncelikli sekiz hedef belirlendi.
İşte bu yazımın konusu, bu sekiz hedeften biri olan kadın-erkek eşitliğinin sağlanması ve kadınların konumunun güçlendirilmesi maddesi. Hiç kuşkusuz kalkınma hedeflerine ulaşmak için bu madde en önemli maddelerden biri. Çünkü toplumsal cinsiyet eşitliği diğer alanlarda ve amaçlarda ilerleme kaydedebilmenin ön koşulunu oluşturuyor ve bu maddenin kendi başına da insan hakları alanında çok önemli bir fonksiyonu var.
Toplumsal cinsiyet eşitsizliği genellikle kadın-erkek arasındaki gelir eşitsizliği, ücretli işe ulaşmadaki eşitsizlikler, temel hizmetleri almada yaşanan zorluklar, etnik kökene dayalı ya da engelli olmaktan kaynaklı eşitsizlikler, mülkiyet haklarından yoksun olmak gibi farklı eşitsizlik biçimleri ile kendini gösteriyor. Bütün bu eşitsizlikler de aslında sadece kadınlar için değil, erkekler, çocuklar, aileler üzerinde ve bir bütün olarak toplumun genelinde olumsuz sonuçlar doğuruyor. Bu nedenle bugüne kadar öncelikli olarak ele alınan bu maddenin, 2015’ten sonra da takip edilmesi gerekiyor.
Hedeflerin açıklanmasından bu yana bu maddenin öneminden yola çıkan dünya genelinde bir çok ülke, bu konuda çalışmalar başlattı. Bu doğrultuda bir çok sivil toplum örgütü, kuruluş ve firma kadınların toplumdaki statüsünü güçlendirmeye yönelik uygulamalara imza attı. Ama asıl önemli olan bu çalışmaların sürdürülebilirliğini sağlamak ve 2015 sonrasında da bu konuda ortak bir sinerji ile hareket edebilmek.
İşte bu doğrultuda biz de Global Compact Yönetim Kurulu olarak en son yaptığımız toplantıda Kadının Güçlenmesi Prensipleri (Women’s Empowerment Principles – WEPs) Çalışma Grubu oluşturmaya karar verdik. Kadının güçlenmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliği konusuyla ilgili paydaşları bir araya getirmeyi hedeflediğimiz bu çalışma grubunun; genel olarak şirketler arası öğrenme süreçlerini desteklemesi, farklı paydaşların kadının güçlenmesi konusunda yaptığı çalışmalarla ilgili katılımcı firmalar arasında sinerji yaratması ve Kadının Güçlenmesi Prensipleri’nin ülke çapında yayılımına destek vermesi hedefleniyor. Ayrıca bu çalışma grubunun Kadın Dostu Şirket hedeflerine ulaşmak için de özel sektörün toplumsal cinsiyet eşitliği girişimlerini bir araya getirerek, Türkiye’nin bu yöndeki çabalarına büyük katkı sağlayacağını düşünüyoruz.
Özel sektörde faaliyet gösteren Yeşim Tekstil olarak biz de “Kadın Dostu Şirket” olma yolunda geçmişten bu yana önemli adımlar attık. Çalışanlarımızın %55'inin (1380 kadın çalışan) kadın olması, 26 yıl önce kurulan ve şimdiye kadar binden fazla çocuğun mezun olduğu Yeşim Kreşi'nde halen 310 çocuğunun ücretsiz bakılarak kadınlara çalışma hayatına katılma fırsatı vermesi attığımız en önemli adımdı. 1998 yılında kurduğumuz Çocuk Kulübümüz ve 2002’de kurduğumuz Kadın Kulübümüzle hep kadın çalışanlarımızın yanında olduk. Kasım 2013’ten itibaren de tüm kadın personelimiz için, sağlık, haklar, kişisel gelişim ve aile konularında farkındalık yaratılmasını amaçlayan, Uludağ Soroptimist Kulübü ile birlikte yürüttüğümüz “Kelebeğin Dünyası” projesi kapsamında yaptığımız çalışmalar da bu adımlardan en önemlileriydi. Hatta Mayıs ayında Yeşim Tekstil, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen “çalışma hayatında toplumsal cinsiyet eşitliğinin geliştirilmesi” çalışmaları kapsamında yapılan yarışmada Türkiye’de en iyi 2. firma seçildi. Birinciliği TURKCELL firmasının aldığı yarışmada Yeşim Tekstil'in ardından 3.’lüğü Ford Otosan firması aldı. Siz de “Kadın Dostu Şirket” olma yolunda benzer çalışmalar yaparak, hem topluma fayda sağlayabilir hem de temsil ettiğiniz şirketi paydaşlarınız ve kamuoyu nezdinde onlarca adım ileriye taşıyabilirsiniz.
Global Compact Türkiye ve Kadın Dostu Kentler Programı arasında oluşturulan sinerji ile Haziran ayında çalışmalarına başlayacak grubumuzun ilk toplantısında çalışma yöntemimiz ve hedeflerimizi belirleyeceğiz. Ardından da iyi uygulamaları çeşitli platformlar da paylaşarak, ülkemizdeki Kadın Dostu Firmaları arttırmak istiyoruz. Bu önemli hedef için de kurumların bu yöndeki stratejilerini oluşturmada çok önemli etkisi olan iletişimcileri “Kadın güçlenirse, toplum güçlenir” diyerek bizlere destek olmaya davet ediyoruz…